KOVİD-19 HASTALARI YAÅžADIKLARINI ANLATIYOR – ‘Hayatımı mahvedecek derecede sırt aÄŸrıları oldu’
|Hatay’da yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenen ebe Necla İnal ve Halk SaÄŸlığı Hizmetleri BaÅŸkan Yardımcısı İlhami Sönmez, hastalıkla mücadelede yaÅŸadıkları zorlukları anlattı. İl SaÄŸlık Müdürlüğünde görevli ebe Necla İnal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, boÄŸaz ve sırt aÄŸrısı ÅŸikayetiyle yaptırdığı PCR testinin pozitif çıktığını söyledi.Evde 14 gün karantinada kaldığını ancak sonrasında da ÅŸikayetlerinin devam ettiÄŸini belirten İnal, şöyle devam etti: ‘Bakanlığımızın verdiÄŸi tüm ilaçlarımı bitirdim, iyi ki de kullanmışım, yani kullanmasaydım belki de bugün burada olamayabilirdim. 14 gün sonra iÅŸe baÅŸladım, kendimi iyi hissediyordum, hafif halsizlik ve yorgunluÄŸum vardı. Kovid-19’da günün gününe uymuyor, bir gün çok iyisin ama ertesi gün aşırı yorgun oluyorsun ya da akÅŸamına bir nefes darlığı geçirebiliyorsun. İşe baÅŸladıktan sonra ilk 10 gün çok iyiydim. Sonrasında hayatımı mahvedecek derecede sırt aÄŸrıları oldu. Yani dayanılacak gibi deÄŸil, matkapla oyar gibi boynunuzdan baÅŸlıyor kalçanıza kadar devam eden bir aÄŸrı, ‘geçecek’ diye kendini telkin ediyorsun ama geçmiyor.’İnal, aÄŸrıları geçmeyince tekrar doktora baÅŸvurduÄŸunu ve akciÄŸer tomografisinde ‘buzlu cam’ görüntüsünün ortaya çıktığını kaydetti.Hastalığı geçirmesinden sonraki sürecin çok daha kötü olduÄŸunu anlatan İnal, ‘2,5 ay oldu geçireli ama Kovid-19’da yaÅŸamadıklarımı bu süreçte yaÅŸadım. Sürekli oksijen istiyorsun, bu çok yorucu ve ızdırap gibi bir ÅŸey. Yani 14 günlük süreçten daha ağır geçen bir Kovid-19 sonrası dönemim oldu.’ diye konuÅŸtu.’Sizi bir odaya koyuyorlar, çocuÄŸunuz ve eÅŸiniz bile yanınıza gelemiyor’Halk SaÄŸlığı Hizmetleri BaÅŸkan Yardımcısı Sönmez de tat ve koku kaybı ÅŸikayetiyle yaptırdığı testin pozitif çıktığını söyledi.Hastalığının ilk 18 gününü evde geçirdiÄŸini ancak durumunun kötüleÅŸmesiyle hastaneye kaldırıldığını anlatan Sönmez, o süreçte konuÅŸurken dahi nefessiz kaldığını kaydetti.Sönmez, toplam 28 günlük zorlu bir sürecin ardından hastalığı atlattığını belirterek, şöyle devam etti: ‘O dönemde her gün insanlar vefat ediyor, siz de bunu biliyorsunuz. İnsanların bu hastalıktan vefat ettiÄŸini duyuyorsunuz, ‘acaba ben de bu durumu yaÅŸayacak mıyım?’ diye kendinize soruyorsunuz. Elhamdülillah inançlı insanlarız ama tabi insan ister istemez ‘daha yapacak birçok iÅŸim vardı’ diye düşünüyorsun. Sizi bir odaya koyuyorlar, çocuÄŸunuz ve eÅŸiniz bile yanınıza gelemiyor, bu en büyük motivasyonsuzluk. YemeÄŸinizi kapıdan veriyorlar, sizinle irtibat halinde deÄŸiller ama tabii ki tedavi eÄŸer buysa olması gereken de bu.’Sönmez, bu hastalıktan kurtulmak için herkesin tüm tedbirlere uyması gerektiÄŸini sözlerine ekledi.
Bir önceki yazımız olan Parkinson ile savaşı beyin pili ile son buldu başlıklı makalemizde İlaç, Kayseri ve Sağlık hakkında bilgiler verilmektedir.